Yazı ve Fotoğraflar:Tahsin CEYLAN
Fethiye çevresindeki yüzlerce adadan bir diğeri de, Kaya Köy’den batıya doğru devam eden yolun sonunda, çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili minicik bir koyun tam karşısında yer alan Gemiler Adası’dır. İçinde bulunduğu küçük koydan adını alan adanın bir diğer adıda Aya Nicola adasıdır. Kara ile arasında yatların barınmasına çok elverişli bir boğaz oluşturan ada, kara yolu ile gidilebildiği gibi, Fethiye Körfezi çıkışıyla Þövalye Adasından sonra sol kıyıları izleyerek, Þahin ve İblis burunlarını içine alan deniz yolu ile de ulaşabilirsiniz.
Üzerinde denizin içine kadar inen çok sayıda kalıntı olmasına rağmen, adanın tarihi ile ilgili çok kesin bilgiler bulunmamaktadır. Bu kalıntılar arasında, erken hristiyanlık ve bizans döneminden kalma kiliseleri, deniz kıyısındaki sarnıç kalıntıları en önemlileri arasındadır. Özellikle iki kilise arasında uzanan tünel, bazı kısımları yıkılmış olmasına rağmen adadaki tarihi eserlerin en ilginçlerinden biridir. Tünel içindeki merdiven aralarına yerleştirilen 17 adet durağın,İsa Peygamberin çarmıha gerilmek üzere götürülüşü sırasında 17 kez dinlenmesinden esinlenerek yapıldığı söylenmektedir.
MS 240-241 tarihleri arasında meydana gelen depremler sırasında adanın 2 metrelik bir kısmının sular altında kaldığı, bugün su altındaki kalıntılardan anlaşılmaktadır. Pırıl, pırıl denizi ve doğası ile yerli, yabancı yatçıların uğrak yeri olan Gemiler Adası, çevresindeki Beştaşlar, içinde kaynayan tatlı sudan adını alan soğuk su, Kısık, denizin oluşturduğu büyük mağarası ile kısık koyunun batısında yer alan Afkule ve daha birçok koyu ile Fethiye yöresinde görülmesi gereken bir başka güzellikler yöresidir.
Bayram nedeniyle Fethiye’ye ulaştığımızda, adanın mutlaka gezilmesi gereken bir yer olduğu Mermaıd Dıvıng Club’dan arkadaşımız Hümayun (Hun Baba) tarafından dile getirildi. Her türlü kolaylığı da bize sağladıktan sonra, ben, Tahsin Hoca ve Cem birlikte Gemiler Adasına doğru yola koyulduk.
Adayı karşıdan gören koya vardığımızda, bizi ilk karşılayan Robinson Ahmet’ti. Daha sonra Adadaki tarihin korunmasından sorumlu Kültür Bakanlığı yetkilisi Recep’le tanıştık ve kendileri bizlere oldukça ayrıntılı bilgiler verdiler.
Bu arada Hümayun Hoca tarafından bize temin edilen ve 10.05.1991 tarihinde Sabiha Pazarcı tarafından kaleme alınan ve Japon arkeoloji heyeti ile ortaklaşa yapılan ada ile ilgili çalışma raporu bizlere aydınlatıcı bilgiler kazandırdı.
Gemiler (Aya Nikola) ve Karacaören Adaları Muğla İli Fethiye ilçesi sınırlarındadır, en yakın yerleşim merkezi Ovacık köyü ve Ölüdenizdeki Turistik tesislerdir. İki adada modern yerleşim ve turizm amaçlı hemen hemen hiç bulunmamaktadır. Gemiler yada gemili adının, yakınındaki koyda gemilerin konaklanmasından ötürü halk tarafından verildiği söyleniyor.
Ada savunmaya elverişli, sarp kayaların kolay geçit vermediği ayrıca bunların kulelerle desteklendiği bir antik yerleşim yeridir. Yapılar genellikle adanın en üst noktasında yoğunlaşmış durumdadır. Adadaki yapılarda doğal ana kayalardan kesilip düzeltilmiş taşlar kullanılmış. Koyu siyah ve gri renkteki sert yapılı taş çeşidi mevcuttur. Yapılardaki süsleme elemanları ve sütunlar mermerden yapılmıştır. Adada mermer ocağına rastlanmayışı, mermerlerin başka bir yerden getirildiğini kanıtlamaktadır.
Gemiler adasında dini yapılar çoğunluktadır. Kiliseler, Manastır, sapel ve tünel büyük kısmı ayakta kalan yapılar arasındadır. Bu yapıların arasında sarnıçlar ve mezarlar yer almaktadır.
DİNİ YAPILAR: Anakaya yükseltilerek temel tutulmuş, daha sonra taş, harç ve tuğla parçaları kullanılarak yapılar oluşturulmuştur. Adanın güneydoğu yönündeki ilk yapının küçük bir kilise olduğu düşünülüyor. Tabanın mozaikle döşendiği, mozaik parçalarından anlaşılıyor. Duvarlarda boyalı sıva kalıntıları görülüyor. Üzeri tonozlu içinde niş bulunan bir bölüm sağlam olarak günümüze ulaşmıştır.
Yapının altında nişten düşmüş olduğu sanılan üzeri yazıtlı taş blok durmaktadır. Yazıtla beraber aynı yerde üzerinde haç işareti olan yarım sütun var. Sütun ince grenli sarımtırak mermerden yapılmış. Bu sütun buranın dini bir yapı olma ihtimalini kuvvetlendiriyor. Kiliseye girişi sağlayan yol, kiremit ve renkli taş parçacıklarından ibaret güzel motifler veren mozaiklerle kaplanmış. Mozaikler açıkta olduğu için adaya gelen ziyaretçiler tarafından tahrip edilmiştir.
Adanın merkezi yerinde “büyük kilise” olarak adlandırdığımız kilise görülüyor. Bütün duvarları nişin büyük kısmı halen ayaktadır. Kilisenin kuzey kısa duvarlarını iki küçük bir büyük niş oluşturuyor.
Ortadaki büyük nişte Fresk kalıntıları görülüyor. Hristiyanlık dini için kutsal sayılan şahısların resmedildiği nişte yalnızca dikkatli bakıldığında figürler seçilebiliyor. Bu kısma çıkışı yarım daire şeklinde üç tanesi açıkta görülebilen merdivenler sağlıyor. Daha önce yapılan kaçak kazılarla ortaya çıkmış mozaikli kısımlar, buranın bütün zemininin mozaikli olduğunu gösteriyor. Batı yöndeki küçük nişin ön kısmında, zemin alttan kazılarak düzgün örülmüş bir bölüm yapılmış. Kiliselere büyük hizmeti geçmiş kişiler için bu tür mezarların yapıldığı biliniyor.
Kiliseye batı yönünden girişi sağlayan kapının üst köşesinde iyi korunmuş freskler mevcuttur. Havariler olabileceği düşünülen figürlerin başlarının sağ yanında bizans yazısı ile birkaç harf isimlerini belirtiyor olmalıdır. Prof.Tsuji bu fresklerin bölgedeki diğer örneklere göre daha erken (MS 7 yy.) olan fresklerin bu nedenle hassasiyetle korunması gerektiğini belirtiyor. Figürlerin ortasında büyük ihtimalle meryeme ait olması gereken büyük figür görülür.
TÜNEL: Gemiler adasındaki en ilginç yapılardan birisi tünel olarak adlandırılabileceğimiz yapıdır. Büyük kilisenin bitiminde başlayan ortalama 2 metre genişliğindeki üzeri kapatılmış geçit, adanın kuzey ucundaki saray denilen yapıda son bulur. Burası savunma amacına yönelik olarak yapılmış çünkü her iki metrede batı ve doğu yönden girişi sağlayan kemerli açıklıklar var. Adanın ortasından aşağıdaki yapılara gitmeyi kolaylaştırıcı amaçla yapılmış. Tünelin içinde eğimi yok etmek için iki, üç basamaklı merdivenlerle kolay yürünür hale getirilmiştir.
SARNIÇLAR: Adada su ihtiyacını karşılayan doğal su kaynağı bulunmamaktadır. Bu nedenle ada halkı tarafından çok sayıda sarnıç yapılmıştır. Sarnıçlar anakayaya ortalama 3-4 m. oyularak oluşturulmuşlardır.
Adaya yatlarla gelen ziyaretçiler için bu sarnıçlar tehlike arzetmektedir. Sarnıçların kenarlarına uyarıcı levhaların konması uygun olacaktır.
MEZAR YAPILARI: Gemili adasında çok sayıda mezar yapısı dikkati çeker. Anakayaya, ölünün konması için oyularak mezar haline getirilmiş ölen kişi konduktan sonra taş levhalarla üzeri kapatılmıştır. Temelden ortalama 4... metre yükseltilen duvarlar tonoz şeklinde örülüp, mezar yapısı oluşturulmuştur. Bazı mezar yapılarında birbirine bitişik iki mezar odası bulunuyor. Mezar yapıları kemerli bir girişe sahiptir. Giriş taşlarla yarıya kadar kapatılmış, Kalan açıklığın ahşap bir kapıyla kapatıldığı düşünülebilir.
Adanın kuzey ve kuzey doğu yönünde yaptığımız dalışlarda antik eserlerin sualtında kalan bölümleri tarafımızca görüntülenmiştir.