Yazı ve Fotoğraflar. Tahsin Ceylan
“Zevk satın alabileceğiniz bir şeydir. Ama neşeyi satın alamazsınız...
Eğer kendiniz için bir şey alırsanız bundan keyif duyarsınız, size zevk verir. Ancak neşelendirmeyebilir. Bu bencilce bir tatmindir. Neşe paylaşmaktan gelir. Yaşamaktan neşe ve mutluluk çıkarmak için birkaç yol vardır.
Birincisi elinizde olanı paylaşmaktır, ki bu sevginin göstergesidir.
Bir diğer yol sevginin kendisidir. Bu sadece elindekini değil, kendini paylaşmaktır.
Başka biri de evren ile ilgili bilginizi çoğaltmaktan geçer. Bilgi insanı büyütür ona yeni bakış açıları kazandırır ve ona sahip olan kişilere neşe ve mutluluk kaynağı olur.
Başkalarını düşünmek için kendinizi unuttuğunuz her an neşeli ve huzurlu bir hayat tarzına ulaşırsınız...”
J.Y.Cousteau
Kaptan Cousteau’nun bu anlamlı sözleri yıllar önce yine Sualtı Dünyası Dergisi’nin sayfaları arasında başköşede yerini almıştı. Yaşama bakışın böylesine anlamlı ifadesi beni çok etkilemişti. Kaptan Cousteau ve ekibiyle sulak gezegenimizin bilinmiyenleri “sessiz dünya” belgelerleri ile tüm evrenimizde tanınır ve bilinir hale gelmişti. Birgün O muhteşem belgesellerden tanıdığımız Cousteau ekibiyle tanışabilecegim hatta onlarla dalabilecegim hiçbir zaman aklıma gelmemişti. Ama derler ya “hayat sürprizlerle doludur” diye. Bu yılın 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Antalya/Kemer için unutulmaz anılarla dolu bir bayram çoşkusu ile geçti. Kaptan Cousteau ekibinden Başmühendis Andre Laban, Bernard De Lamotte, Pizzaro ile diger ekip üyeleri Türkiye’nin Cousteau’su Sevgili Haluk Cecan’nın yanında olduklarını ifade etmek ve destek olabilmek için Türkiyedeydiler. Bu anlamlı ziyaret Sevgili Hakan Öniz’in başarılı organizasyonları ile tescillenen Kemer Uluslararası Sualtı Günleri ile de birleşince, bize zamanı durdurmak ve keyfini çıkarmak kaldı. Ekibin dalış, transferler ve tüm organizasyonu Flipper Diving Centre Sevgili Taner Yurdagül tarafından organize edildi. Taner düşünülebilinecek her türlü ayrıntıyı tasarlamış ve uygulamaya koymuştu. Ancak Başmühendis Andre Laban Mini teknesine binince Calpyso’dan alışık dümeni hemen Taner’den devraldı. Bu seçkin ekip te; Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanımız Özden Örnek Paşa, Emekli Sahil Güvenlik Komutanımız Ekmel Totrakkan Paşa, Gelibolu film’nin yapımcısı Tolga Örnek, TRT Deniz Magazin ekibi, Yapımcı Mehmet Kaya, kameramanlar Haluk ve Haldun ile sempatkliğiyle neşe saçan Sevgili Spikerimiz Fatoş, Haluk Cecan ekibinden, Sevgili Selman Kahraman, Mehmet Ergüner, Güngör Muhtaroğlu, Gürler Muhtaroğlu ve sürekli görüntü kaydeden Sevgili Onur Apuhan ve sualtı fotoğrafçılarımızdan Ferda Büyükbaykal dahil hepimiz biraradaydık.
İlk gün dalış noktamız Kemer Üçadalar’dı. Ekmel Paşa ve Andre Laban aynı zamanda sualtında ressamlıklarıyla da ünlüdürler. Haluk Abi’nin de dalması ve sualtında video kamerası ile buluşması en büyük mutluluğumuzdu. İkinci gün ilk dalış noktamız Kemer Liman çıkışındaki Paris Batığıydı. Denilebilir ki tüm ekip dalıştaydı. 78 yaşındaki Laban batığın pruvasında en dip 32 metrede konuşlanarak batığın portresini siluet olarak tablosuna aktarırken, Ekmel Paşa da batığın üstünde 20 metrelerde pruvayı tablosuna taşıdı. Günün ikinci dalışını ise tünellerin bulunduğu noktaya yaptık. Burada’da her iki sualtı ressamımız tablolarını yaparken sevimli spikerimiz Fatoş’da dalarak sualtında kendileriyle röportaj yapmayı ihmal etmedi. Başarılı organizasyon ve mutlu beraberligi dalış çıkışında şarp eşliginde kutlamalarla süsledi Taner.
Zamana meydan okurcasına inançlı ve heyecanlı Ekmel Paşa’nın ve Andre Laban’nın ve de yaşama dokunuşunu her an bizlere hissettiren büyük usta Haluk Abi’yi görüntülerken duyumsadıklarımı anlatabilmek mümkün degil. Ne olursa olsun Yaşama ve ideallere sırtını hiçbir zaman dönmeyenlerden ögrendigimiz ve ögrenecegimiz çok şey olduğuna inanıyorum.
Mavide kalın Sevginizi mavide yaşayın.
Yaşam boyu sağlıklı dalışlar dileklerimle.....